Yalnız Tevrat'ta değil, Kur'ân-ı Kerim'de de kendisine ilişkin "haberler" bulunan, adı çevresinde alabildiğine ayrıntılı rivayetler yayılmış olan, bir "zenginlik simgesi" olarak dillerde dolaşıp duran Karun, tam anlamıyla "çağdaş" bir kimlik, yaşamakta olduğumuz çağla tıpı tıpına uyumlu bir kişilik belirtir.
Zenginliğe verdiği önem, zenginliği "bilim"e iliştirmesi, kendisindeki bilgiyle ilişkilendirmesi, "bilim"i zenginleşmek için kullanmış olması, zenginliğiyle yaptığı gösteriş ve bu yolla elde ettiği güce dayanarak insanlar üzerinde egemenlik kurmaya
kalkışması, hep, Karun'u "çağdaşımız" yapan birer öge olarak göze çarpar.
Bu açıdan baktığımızda, Karun, doğrudan doğruya "ekonomi" demektir. Dolayısıyla da "ekonomimiz"in toplumda/yaşamda başat eğilim ve uygulama olarak işlev verdiği, etkin olduğu çağımızla "özdeşlik"göstermesinde de yadırganabilecek bir yan yoktur.
Evet; insanlığın geçmişinde hemen her dönemin "Kabil"leri, "Nemrut"ları, "Firavun"ları, "Samir"leri, "Ebu Cehil"leri vardır.
Ve, onlar da, asallarının içinde bulundukları çağdaki etkinliklerine benzer bir işlevi kendi dönemlerinde gerçekleştirmekten geri durmazlar, yaşadıkları yerlerde. Bu böyledir. Bunun böyle olması dolayısıyla da, işte, "Çağdaş Karun"ların Karun'la özdeşleşmişlikleri doğaldır.
(Tanıtım Bülteninden)