Kur'an, Cenab-ı Hakkın, Hz. Muhammed aracılığıyla insanlığa son kez seslenişidir. Bu itibarla onun iyi okunması ve anlaşılması önemlidir. Kur'an, önceki ilahi hitapların sahih bir mecmuası olmasının yanı sıra Arap diliyle nazil olmuş dini bir metindir ve dini metinlerin kendine özgü bir dili olduğundan iyi çözümleyebilmek için belli başlı niteliklere sahip olmak kaçınılmazdır. Bu bakımdan, Kur'an'ın tefsir edilmesi konusunda çeşitli şartların ileri sürülmüş olmasını doğal karşılamak gerekir.
Kur'an'ı tefsir etmek için öne sürülen şartlar bir ihtiyacın ve tefsir ameliyesinde ortaya çıkan bir takım tecrübelerin mahsulüdür. Bu yüzden tarihsel süreç içerisinde müfessirin bilmesi gereken ilimler konusunda farklılıklar baş göstermiştir. Toplumsal değişmelere ve bu değişmelerin getirdiği sonuçlara paralel biçimde yeni söylemlerin, tenkitlerin, teklif ve arayışların olması kaçınılmaz olduğundan müfessir için ön görülen bazı ilimler zaman zaman tartışmaya açılmış ve insanlık tarihinin en büyük toplumsal dönüşümünün yaşandığı çağdaş dönemde bu tartışmalar daha bariz hale gelmiştir.Fikir ve düşüncede özgürlük adına her şeyi Kur'ân'a söyletmenin ve bunları tefsir vasıtasıyla din gibi takdim etmenin basit bir şey gibi görüldüğü günümüzde, müfessirin nitelikleri daha bir önem arz etmektedir. Bu anlamda çalışma, Kur'ân'ı tefsir etme sorumluluğunu üstlenen müfessir adaylarına ve konuya ilgi duyan herkese bir ışık tutmaya çalışmaktadır.