Hepimiz gâvur kıyafetine bürünmeyelim diye yazdığı bir risaleciğin yayınlanmasından çok sonra çıkan Şapka Kanunu'na muhalefet ettiği iddasıyla idam edilen ve hâlâ iadei itibardan mahrum bırakılan İskilipli Âtıf Hoca...
Sağın tartışmasız sancağı muamelesi görmeye devam ettiği hâlde siyasi mürailiğin tem-silcisi Ahmet Hamdi Tanpınar...
Sıradan bir bakışla bile çizgidışılığı tescillenebilecek; deruni müziğin, suntursuz hicvin, can yakıcı sahiciliğin ve esamisi kalmamış dostluğun simgesi çizgilerüstü karakter Ney-zen Tevfik...
Kendi döneminde yetenek vadeden genç kabul edilirken Çehov'dan hikâye çalmakta beis görmediği anlaşılınca ademe mahkûm edilen parlak yazar adayı Şahap Sıtkı...
Veli dediğimizde gözümüzün önünde canlanan aksakallı, sarıklı, cübbeli, içi boşaltılmış imgeye inat, tam anlamıyla bizim gibi görünen bir zamane ermişi Fethi Gemuhluoğlu...
İnsanın hakikatinin ancak olağanüstü durumlarda tecelli edebileceğini kanıtlarcasına hal-kını yokoluştan kurtaran ahlâk ve dava abidesi Aliya İzzetbegoviç...
Çağdaşlaşma döneminin parmakla gösterilen ilk burjuva ailesinde yabancı mürebbiyeler elinde Batılı değerlere göre büyütülme adına hasta edilen Cumhuriyet neslinin mümtaz şahsiyeti Ayşe Şasa...
Ve Sezai Karakoç, Teoman Duralı, Ayhan Işık, Kâzım Karabekir, Namık Kemal, İsmail Kara, Nurullah Ataç, Ahmet Uluçay, Rauf Orbay ve İlhâmi Çiçek gibi farklı meslek ve meşreplerdeki şahsiyetlerin nesnel malzemeyle örülü öznel portreleri...